Almanya’nın Ulm şehrinde göç, ırkçılık ve ırkçılığa karşı mücadeleyi konuştuk.
Uzun bir süredir Ulm Alevi Gençliği, Bafta Sarbo, Garip Bali ve benim konuşmacı olarak katılacağı bir toplantı planlamak istiyorlardı. Bir türlü üçümüze uygun bir tarih bulamamıştık.
Sonunda geçtiğimiz günlerde (19 Ekim) Alevi Kültür Derneği Cemevi’nde toplantıyı gerçekleştirdik.
Aslında üç konu hem birbirine bağlı ama her biri de başlı başına ele alınması gereken konular olsa da konuşmacı olarak üçümüz de kısa sunumlar yaparak katılanlarla birlikte ortak bir sohbet zemini yaratmanın daha anlamlı olacağını düşündük ve öylede yaptık.
Zaten Ulm Alevi Geçliği, Almanya’da Irkçılık ve Irkçı saldırılarda hayatını kaybedenleri hatırlatarak görsel ve konuşmaları ile başarılı bir sunum sergilemiş olmaları, bize söylenecek fazla birşey bırakmamıştı.
Interaktif ve görsel sunum yapan: Abbas, Devrim, Destan, Turap, Ali, Taylan, Gizem, Melike ve Deniz, tiyatro yönetmeni Fuat Şentürk’ün desteğini alarak yaklaşık 30 dakika içerisinde Almanya’da 1990 lı yıllarda artan ırkçı saldırılardan: Mölln, Solingen, Rostock-Lichtenhagen ve yakın zamanda NSU’nun katlettiği ve Hanau saldırısında hayatını yitirenlerin isimleri okunarak anıldı. 1982 yılında Almanya’daki Irkçılığa karşı kendisini yakarak hayatına son veren Semra Ertan anılarak yazılarından bir pasaj okundu. Son yıllarda özellikle AfD’nin güçlenmesi ve gelen tehlikeye karşı mücadele çağrısı ile oldukça etkileyici bir sunum yaptılar. Kendilerini tebrik ediyorum.
Benim, Bafta’nın ve Garip’in sunumlarından sonra sohbet bölümüne geçildi. Bir çok katılımcı düşünce belirtti, verimli bir sohbet oldu.
Söz alan Bilge’nin anlattığı, gündelik ırkçılığı bütün çıplaklığı ile ortaya koymuştu. Bilge: „Ortopedi alanında çalıştığını ve çok sayıda yaşlı ile muhatap olduğunu, gerek mülteciler, Ukranya; Gazze konularında konuşmaların yapıldığını, fakat kendisinin işyerinde düşünce belirtemediği için ne kadar sıkıldığını anlattıktan sonra, bir cümle kurdu ki, o gecenin son sözü oldu diyebilirim „yaşlılar geliyor Alzheimer olmuşlar, çocuklarını tanımıyorlar, hatırlamıyorlar, ama benim yabancı olduğumu hatırlıyorlar“ diye anlattı ve çok ilgi topladı. Bu cümleyi sosyal medyada paylaşanlar ilginç tepkiler aldılar.
Ulm Alevi Gençliği’nin daha önce de başarılı bir Aşık Veysel etkinliği düzenlediğini sayfamızda paylaşmıştık. Her seferinde araştırarak konu hakkında bilgi sahibi olmak ve bunu kitlelere aktarmak konusunda azimli çalışmalarına ve başarılarılarına tanık olduk.
Alevi Kültür Merkezi Cemevi yönetiminden Cevat, İsmail ve gençlerin misafir perverliği , candan ve samimiyeti, beni ve diğer konuşmacı arkadaşları çok mutlu etti.
Sizinle tanışmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yeniden görüşmek umudu ile, çalışmalarınızda başarılar…
DuvarYazisi.Org