Yaralarım Aşktandır
Hafta içi ve ertesi gün sabah 5’te mesaim olmasına rağmen, tiyatro sevgim ağır bastı ve uzun süredir izlemek istediğim Yaralarım Aşktandır oyununu izlemek için Münih’in yolunu tuttum. Yorucu bir gün olacağını biliyordum ama sahnede Nazan Kesal’ı izlemek, Fürûğ Ferruhzâd’ın dünyasına dalmak her şeye değerdi.
Bu tek kişilik oyun, İran’ın cesur ve öncü kadın şairlerinden Fürûğ Ferruhzâd’ın yaşamını sahneye taşıyor. Ferruhzâd, toplumun katı kurallarına, din adamlarının baskılarına ve muhafazakâr eleştirilere rağmen sanatından vazgeçmeyen, kendi sesini bulmuş güçlü bir kadın. Onun şiirlerinde aşk, özgürlük, yalnızlık ve başkaldırı iç içe geçmiş durumda. Kadın olmanın, sanat üretmenin ve özgürce yaşamaya çalışmanın bedelini ağır ödeyen bir şair. Yaşadığı dönemin çok ilerisinde bir kadın olarak, sadece İran’da değil, tüm dünyada kadın sanatçılar için ilham kaynağı oldu. Ancak, ne yazık ki 32 yaşında bir trafik kazasında hayatını kaybetti ve bu dünyadan erken ayrıldı.
Oyunun başrolünde Nazan Kesal var ve sahnedeki performansı tek kelimeyle büyüleyici. Ferruhzâd’ın şiirlerindeki duygusal derinliği, başkaldırısını ve yalnızlığını o kadar etkileyici bir şekilde yansıtıyor ki, izlerken zaman zaman tüylerim diken diken oldu. Onun sesiyle Ferruhzâd’ın şiirleri canlandı, acıları, isyanları, hayalleri sahneye taşındı. Sahne tasarımı oldukça minimalistti ama ışık ve müzik kullanımıyla atmosfer öylesine güçlüydü ki, tek bir an bile temposunu kaybetmeden, seyirciyi içine çeken bir deneyime dönüştü.
Beni en çok etkileyen şey, oyunun sadece bir hayat hikâyesini anlatmakla kalmayıp, aynı zamanda derin bir duygu dünyası yaratmasıydı. Ferruhzâd’ın cümleleri, Nazan Kesal’ın sesiyle kulaklarımıza değil, ruhumuza işledi. Oyun bittiğinde bir süre yerimden kalkamadım, zihnimde Ferruhzâd’ın mollalar ve onların yarattığı düzene isyanı yankılanıyordu.
Bu deneyim, tiyatronun gücünü ve bir sanatçının hayat hikâyesinin sahnede nasıl etkileyici bir şekilde yeniden canlandırılabileceğini bir kez daha gösterdi. Nazan Kesal’ın bu muazzam performansını Almanya’nın başka kentlerinde de sahneleyeceğini umut ediyorum. Böyle bir oyunun daha fazla seyirciyle buluşması gerektiğine inanıyorum. Eğer sanatın sınır tanımayan gücünü hissetmek istiyorsanız, Yaralarım Aşktandır`ı mutlaka izlemelisiniz.
Fuat Şentürk