Paskalya barış yürüyüşü.
Almanya`da barış yürüyüş ve mitingleri geleneksel olarak paskalya zamanı yapılır. Bu yıl 29 Mart ile 1 Nisan arasında yüzlerce şehir ve kasabada barışdan yana olanlar sokağa çıkacaklar.
Dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler silah sanayisini teknolojik ve üretimi hızlandırarak en üst aşamaya ulaşması için yarış halindedirler.
Rusya Ukranya savaşı 2. yılını geride bırakırken, bir yandan NATO ülkelerinin elindeki eski silahlar envantardan çıkarılıp Ukranya’ya gönderilirken yerine daha modern silahlarla donatılmış ve savaşa hazırlanan ordular oluşturulmaya çalışılmakta. Yapay zekanın kullanıldığı yeni silah sistemleri savaş bölgelerinde denenmekte. Binlerce insan hayatını kaybetmekte ve doğa tahrip edilmektedir.
NATO içinde bulunan Avrupa ülkeleri, yaratılan Rusya tehdidini gerekçe göstererek silahlanmayı tek çare olarak sunmakta, silah sanayi giderek temel sanayi sayılmakta, geçtiğimiz bir yıl içerisinde milyarlarca kar yaparak rekor kırmaktadır.
İsrail, Hamas saldırısı sonrası Gazze’yi yerle bir etmiş, beş ay içerisinde yaklaşık 40 bin filistinliyi katletmiş, savaş bütün vahşeti ile devam etmekte.
Başta ABD olmak üzere NATO, Çin ile tırmandırdığı gerilim tehlikeli bir rotada ilerlemekte.
Bölgesel savaşlar hergün daha da çoğalmakta, milyonlarca insan doğduğu ülkede yaşayamaz duruma gelmekte yada yaşamını yitirmekte.
Toplumda yaratılan düşman algısına karşı güvenlik ve militarizmi meşrulaştırarak, olağan üstü hallere hazırlık yapılmakta.
Durum böyle olunca sosyal hakların kısılması, düşünce özgürlüğünün rafa kaldırılası, milli duyguların, ırkçılığın kabartılması doğal bir sonuç olarak karşımıza çıkar.
Zaman toplumun vicdanlı insanlarının çoğalarak barışdan yana olduklarını gösterme zamanı.
Silahlanmaya, Militarizme, sosyal adaletsizliğe, toplumsal barışı tehdit eden ırkçılığa karşı çıkma zamanı.
Barış yürüyüşü nasıl başladı?
İlk olarak Büyük Britanya’da (İngiltere) 1958 yılında barış aktivistleri paskalya’da üç günlük bir protesto yürüyüşü düzenlemişlerdi. Nükleer karşıtı ittifak “Campaign for Nuclear Disarmament” üyesi barış yanlıları, nükleer silahlanmaya ve adada yapılması planlanan hidrojen bombasına karşı gösteri düzenledi. Oldukça ilgi gören bu gösteri Batı Avrupa’daki barış aktivistleri için bir model haline geldi.
15 Nisan 1960, Kutsal Cuma günü, nükleer karşıtı aktivistler Almanya’daki ilk paskalya yürüyüşüne başladılar. Bu yeni bir hareketin başlangıcını müjdeliyordu.
Küçük protestocu grupları Bremen, Hamburg, Braunschweig ve Hanover’den yola çıktı. Mitinglerinin hedefi Lüneburg Heath’in güneyindeki NATO askeri eğitim alanı Bergen-Hohne idi.
Birkaç ay önce NATO, Honest John füzelerini Bergen-Hohne’ye yerleştirmişti. Bu füzeler nükleer savaş başlığı taşımak üzere tasarlanmıştı. Celle civarında, eski Bergen-Belsen toplama kampı yakınlarında nükleer füzelere karşı gösteri yapmak istiyorlardı.
Yürüyüşe her geçen gün daha fazla insan katılıyor. Paskalya Pazartesi günü düzenlenen son mitinge gelindiğinde göstericilerin sayısı yaklaşık 1.000’e ulaşmıştı.
Kuzey Almanya’da 1960 yılında düzenlenen bu etkinlik Federal Almanya Cumhuriyeti tarihindeki ilk paskalya yürüyüşüdür.
1960’larda Küba Füze Krizi ve Doğu-Batı çatışması nükleer bir dünya savaşı korkusunu körüklemiş ve paskalya yürüyüşlerini kitlesel bir harekete dönüştürmüştür. Her geçen yıl toplumda tanınmış şahsiyetlerin paskalya yürüyüşleri için yapılan çağrılara imza atmasıyla katılım
daha da kitleselleşti.
Protesto yelpazesi genişliyor
1963 yılında hareket resmi olarak “Silahsızlanma Kampanyası” adını aldı. Kısa süre sonra protesto artık sadece nükleer silahlara karşı değildi: Paskalya yürüyüşçüleri barış, silahların tamamen terk edilmesi ve ülkeler arasında iyi ilişkiler kurulması için sokaklara döküldü. Çok çeşitli sosyal çevrelerden ve siyasi kamplardan gelen savaş karşıtı protestocular, tartışarak ve şarkılar söyleyerek birlikte yola çıktılar. Protesto hareketi, partiler, kiliseler ya da sendikalar gibi yerleşik yapı ve örgütlerin dışında gerçekleşmektedir. Bu nedenle parlamento dışı muhalefetin ilklerinden biri olarak kabul edilir.
1968’de Batı Almanya’daki paskalya yürüyüş hareketi zirveye ulaşır ve 300.000 kişi Batı Almanya’daki mitinglere katılır. Ancak Vietnam savaşı ve olağanüstü hal yasası tehdidi gibi konular barış aktivistleri arasındaki çeşitli ideolojik grupların kutuplaşmasına yol açtı. İttifak ertesi yıl parçalanmaya başlar.
Ağustos 1968’de Çekoslovakya’daki Prag Baharı’nın Varşova Paktı birlikleri tarafından askeri olarak bastırılması pasifist fantezilere ciddi bir darbe vurur. Aynı zamanda güçlü öğrenci protesto grubu da kendi yönünü çizer. Öğrenci hareketinin temaları sadece pasifizme odaklanmadı, aynı zamanda geniş bir siyasi ve sosyal talepler yelpazesini de kapsıyordu.
Paskalya yürüyüşleri: savaş ve kriz yıllarında artan katılım
Paskalya yürüyüşü hareketi ancak 1970’lerin sonu ve 1980’lerin başında, yeniden silahlanma ve NATO’nun çifte kararı ile birlikte yeniden canlandı. Örneğin 1983 yılında yaklaşık 700.000 kişi Almanya genelinde sokaklara döküldü.
Ancak soğuk savaş’ın sona ermesi ve Berlin duvarı’nın yıkılmasının ardından ilgi tekrar azaldı. 1991’deki Körfez Savaşı veya 2003’teki Irak Savaşı gibi belirli kriz yıllarında, düzenli olarak katılımda yeniden bir canlanma yaşanır.
2019 yılında, yaklaşık 100 Alman kentinde silahsızlanmaya yönelik merkezi talep ile ön binler sokağa çıktı.
Korona yıllarında katılım terkrar azalsa da gelenek devam etti. Bununla birlikte, gelecek için cumalar (Frıday for future) hareketinin konuyu merkeze koymasından bu yana iklim değişikliği de paskalya yürüyüşlerine yeni katılımcılar getirdi.
2022 Rusya Ukranya savaşı ve takip eden yıl da Almanya’nın 100 noktasında yürüyüşler silahlanmaya karşı, barış istemiyle yapıldı.
Bu yıl Dünya çapında yaşanan kriz ve savaş ve silahlanmaya karşı barışı savunanlar Almanya çapında sokakta olacaklar.
Bu yıl yapılacak barış yürüyüşleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için burayı tıklayın.